22.5. Teröre Örgüt Suçlarında Hüküm Kurma Esasları Ve Karar

22.5.    Teröre Örgüt Suçlarında Hüküm Kurma Esasları Ve Karar

22.5.1. Duruşmanın Sona Erdirilmesi Ve Hükmün Açıklanması

Terör suçu ve örgütlü suçların yargılamalarında görevli olan TMK 10. Maddesi ile yetkili mahkemelerin yargıladıkları dosyadaki sanık sayısının fazlalığı, olay sayısının ve kurulacak hüküm adedinin çokluğu dikkate alındığında sanık ve müdafilerinin esas hakkında savunmalarını yaptıktan sonra mahkemenin hükmünü açıklaması için kısa bir ara verdikten sonra hükmünü açıklaması birçok eleştiriyi beraberinde getirmektedir. Onlarca sanık ve olay hakkında, yüze yakın suçtan kurulan hükümde ortalama her suç kararında 5 bent olduğu dikkate alındığında onlarca sayfa kısa hüküm açıklanmaktadır. Kısa hükmün oluşturulması için yarım saat veya bir saatlik aradan sonra hüküm okunduğunda, davanın savunma bölümü son duruşmada, esasa yönelik yapılan savunmaların değerlendirilerek bu kadar kısa sürede çok sayıda suçun yer aldığı bir kararın nasıl yazıldığını eleştirmektedirler. Veya mahkemenin kısa hükmü yazmadan tefhim etmesi hâlinde sonradan kısa kararın hazırlanması eleştirilere neden olmaktadır. Bu nedenle yasal düzenleme yapılarak bu tip dosyalarda mahkemenin kısa hükmünü son duruşmadan sonra sanık ve müdafilerini hazır etmeye gerek olmaksızın yazılı olarak açıklaması için on beş günü geçmeyen kısa bir süre belirlemesine imkân sağlanılmalıdır. Yargıtayda duruşmalı görülen davaların hükümünün sonradan açıklanması imkânının sağlandığı gibi ilk derece mahkemelerine de bu hak tanınmalıdır. Bu şekilde kısa hükmün alelacele hazırlanarak yapılan maddi hataların önüne geçileceği, mahkemenin daha sakin ve daha uzun bir süreye sahip olduğu zaman, son savunmaları da dikkate alarak kısa hükmünü ayrıntılı bir şekilde oluşturma imkânı olacağı değerlendirilmektedir.

Terör suçu ve örgütlü suçların yargılamalarında görevli olan TMK 10. Maddesi ile yetkili mahkemelerin yargıladıkları dosyadaki sanık sayısının fazlalığı, olay sayısının ve kurulacak hüküm adedinin çokluğu dikkate alındığında sanık ve müdafilerinin esas hakkında savunmalarını yaptıktan sonra mahkemenin hükmünü açıklaması için kısa bir ara verdikten sonra hükmünü açıklaması birçok eleştiriyi beraberinde getirmektedir.

Onlarca sanık ve olay hakkında, yüze yakın suçtan kurulan hükümde ortalama her suç kararında 5 bent olduğu dikkate alındığında onlarca sayfa kısa hüküm açıklanmaktadır. Kısa hükmün oluşturulması için yarım saat veya bir saatlik aradan sonra hüküm okunduğunda, davanın savunma bölümü son duruşmada, esasa yönelik yapılan savunmaların değerlendirilerek bu kadar kısa sürede çok sayıda suçun yer aldığı bir kararın nasıl yazıldığını eleştirmektedirler. Veya mahkemenin kısa hükmü yazmadan tefhim etmesi hâlinde sonradan kısa kararın hazırlanması eleştirilere neden olmaktadır. Bu nedenle yasal düzenleme yapılarak bu tip dosyalarda mahkemenin kısa hükmünü son duruşmadan sonra sanık ve müdafilerini hazır etmeye gerek olmaksızın yazılı olarak açıklaması için on beş günü geçmeyen kısa bir süre belirlemesine imkân sağlanılmalıdır. Yargıtayda duruşmalı görülen davaların hükümünün sonradan açıklanması imkânının sağlandığı gibi ilk derece mahkemelerine de bu hak tanınmalıdır. Bu şekilde kısa hükmün alelacele hazırlanarak yapılan maddi hataların önüne geçileceği, mahkemenin daha sakin ve daha uzun bir süreye sahip olduğu zaman, son savunmaları da dikkate alarak kısa hükmünü ayrıntılı bir şekilde oluşturma imkânı olacağı değerlendirilmektedir.

22.5.2. Terör Suçlarında Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Ve Koşullu Salıverilme Yasağı Kaldırılmıştır

3713 sayılı yasanın 13'üncü maddesinde yapılan değişiklik öncesinde bu kanun kapsamındaki suçlarda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi ve seçenek yaptırımlara çevrilme ve erteleme yasağı yer almaktaydı. 3713 sayılı yasanın 13. Maddesinde 02/07/2012 tarih, 6352 sayılı yasanın 105. Maddesi ile yapılan değişiklik sonrasında madde tümden yürürlükten kaldırılmıştır.

3713 sayılı yasa kapsamında işlenen suçlarda CMK'nın 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması, TCK'nun 50. Maddesi gereğince kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım uygulanması, TCK'nın 51. Maddesi gereğince hapis cezasının ertelenmesi imkânı getirilmişti.

22.5.3. Temyiz Etme Hakkı Olan Süjelere Bildirim

Terör suçlarında asıl zarar görenin kamu hukuku olduğu gözetilerek son yıllara kadar şahısların bu davaya katılmasına imkân bulunmadığına ilişkin Yargıtay kararları bulunmasına rağmen son uygulamalar ile bir askerin öldürülmesi nedeni ile yakınlarının adam öldürme suçuna önceden katılma imkânı verildiği gibi TCK'nun 302/1 maddesi kapsamında kurulan hükme yönelik de son zamanlarda katılma hakkının olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle terör suçlarında karar başlığı oluşturulurken temyiz hakkı bulunan katılan ve müştekilerin gösterilmesinde özenli davranılmalıdır.

22.5.4. Hükmün Yazılması Konusunda Pratik Tavsiyeler

Terör suçlarında verilen kararların sayfa sayısı ve dosyanın klasör sayısı dikkate alındığında kararı okuyan tarafların ve yargısal inceleme yapan üst dereceli mahkemelerin dosyayı daha kolay bir şekilde okuyabilmesi imkânının sağlanması amacı ile karar yazılırken özen gösterilmeli, deliller ile ilişkilendirilerek olaysal kabul yazılmalı ve olayın ayrıca hukuksal değerlendirmesi yapılarak gerekçeli karar oluşturulmalıdır.

Kararda iddianamenin tamamı yerine kararı okuyan kişilerin bu dosyada yapılan suçlamayı anlayabilecekleri nitelikte özet olmalıdır.

Sanıkların, müştekilerin ve tanıkların anlatımları özetlenmelidir. Tensip aşamasında yukarıda 2. maddede belirttiğimiz müşteki, sanık ve tanıkların önceki beyanlarının hangi klasörde bulunduğuna ilişkin kayıtların duruşma zaptında yer aldığı dikkate alınmalı, mümkünse iddianame klasörünün kapak içine bu liste konulmalıdır. Bilirkişi raporları gibi karara esas alınan deliller isim olarak zikredilmeli ve bulundukları klasör ve sayfalar belirtilmelidir.

Yazılacak olan kararda dosya içinde yer alan delillerin olayların bulunduğu klasörler ve sayfa numaraları gösterilmek sureti ile karar yazılmalıdır.

Kararda terör suçlarında her bir sanık ve bu sanığın hakkındaki delillerin her birisinin irdelendiği sistem tercih edilmelidir. Ancak örgüt üyeliği dışında adam öldürme, yağma gibi suçların da birden fazla sanık ile birlikte işlenmesi hâlinde olaylar esas alınarak karar yazılmalı, olayın altında olaya katılan sanıklar için değerlendirme yapılmalıdır. Mümkün olduğu kadar kararda tekrardan uzak durulmalı, gerekçe, kararı okuyanları tatmin edecek nitelikte ve kapsamda olmalıdır.

 

INFOMELDUNG_LOGINBOX
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol