12.7. Tutuklama Kararı Verilmesi İstemi
12.7. Tutuklama Kararı Verilmesi İstemi
12.7.1. C. Savcısının Tutuklama İstemi
a. Tutuklama İsteminin Önemi
İki yıldan az hapis cezasını gerektiren suçlar dışındaki suçlarda şüphelinin tutuklanmasına soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısının istemi üzerine, kovuşturma evresinde de, gene Cumhuriyet savcısının istemi üzerine karar verilir. Ancak kovuşturma evresindeki tutuklama kararı mahkemece re'sen de verilebilir.
CMK ile soruşturma evresinde sulh hâkimin re'sen tutuklama kararı verme yetkisi kaldırılmıştır. Mülga CMUK 158 deki yetki, nedeni anlaşılamayan bir biçimde ortadan kaldırılmıştır (CMK 163/1). Buna karşılık kovuşturma evresinde mahkemenin re'sen tutuklama kararı vermesi yetkisi sürmektedir (CMK 101/1). Yapılan değişiklikler sonrasında CMK 101 şöyledir:
"Tutuklama kararı
Madde 101
(1) Soruşturma evresinde şüphelinin tutuklanmasına Cumhuriyet savcısının istemi üzerine sulh ceza hâkimi tarafından, kovuşturma evresinde sanığın tutuklanmasına Cumhuriyet savcısının istemi üzerine veya re'sen mahkemece karar verilir. Bu istemlerde mutlaka gerekçe gösterilir ve adlî kontrol uygulamasının yetersiz kalacağını belirten hukukî ve fiilînedenlere yer verilir.
(2) (Değişik: 2/7/2012-6352/97 md.) Tutuklamaya, tutuklamanın devamına veya bu husustaki bir tahliye isteminin reddine ilişkin kararlarda;
a) Kuvvetli suç şüphesini,
b) Tutuklama nedenlerinin varlığını,
c) Tutuklama tedbirinin ölçülü olduğunu, gösteren deliller somut olgularla gerekçelendirilerek açıkça gösterilir. Kararın içeriği şüpheli veya sanığa sözlü olarak bildirilir, ayrıca bir örneği yazılmak suretiyle kendilerine verilir ve bu husus kararda belirtilir.
(3) Tutuklama istenildiğinde, şüpheli veya sanık, kendisinin seçeceği veya baro tarafından görevlendirilecek bir müdafiin yardımından yararlanır.
(4) Tutuklama kararı verilmezse, şüpheli veya sanık derhâl serbest bırakılır.
(5) Bu madde ile 100 üncü madde gereğince verilen kararlara itiraz edilebilir."
Görüldüğü gibi, 2014 yılında yapılan değişiklikle CMK 100/1 maddeye eklenen somut delil ifadesi, 2012 yılında yapılan değişiklikte CMK 101/2 maddeye girmiş idi.
Savcının tutuklama kararı verilmesini isteme konusunda takdir yetkisi vardır. C. savcısının şüpheliyi yersiz bir şekilde tutuklamaya sevk etmesi ne kadar hatalı ise şüpheli hakkında kuvvetli suç şüphesini gösteren olgular bulunduğu ve suçun CMK 100/3 deki listede yer alan katalog suçu olduğu hâllerde, şüpheliyi serbest bırakması da doğru değildir.
b. Tutuklama Talebinin Gerekçesi
Tutuklama talebi mutlaka gerekçeli olacaktır. Bu gerekçede ayrıca adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağını belirten hukukî ve fiili nedenler de gösterilir (CMK 101/1).
Adli kontrol tedbirleri ile amacın sağlanamayacağına ilişkin gerekçe dışında suç işlendiğine dair kuvvetli şüpheye ilişkin olgular, tutuklama nedenlerinin varlığına ilişkin olgular da gösterilmelidir.
Tutuklama talebinde olduğu gibi, tutuklamanın devamına, tahliye talebinin reddine ilişkin kararlara ilişkin istemlerde de hukukî ve fiili nedenler gösterilmelidir. Anayasa'nın 141, CMK'nın 34. maddeleri gözönüne alındığında hâkim ve mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olması zorunluluğu karşısında tutuklamaya ilişkin kararlar da gerekçeli olmak zorundadır.
12.7.2. İstemin Yöneltileceği Makam
Tutuklama kararı verme yetkisi şöyle düzenlenmiştir:
a) Soruşturma evresinde tutuklamaya "sulh ceza hâkimi" karar verir (CMK 101/1). Bu sulh hâkimi, suçun işlendiği veya sanığın yakalandığı yerdeki sulh hâkimidir.
b) Kovuşturma evresinde tutuklamaya karar vermeye yetkili makam mahkemedir. Acele hâllerde başkanlık da bu yetkiyi haizdir (CMK 101/1).
c) İstinaf ve temyiz muhakemesi esnasında da tutuklama yetkisi kovuşturma evresideki gibidir. Yargıtay sadece bozma sebebine göre bir an önce salıverilmeyi sağlar.
Tutuklama kişi hürriyetini çok ağır bir şekilde kısıtlayan bir tedbir olduğundan, buna hâkimin, yargılama makamının karar vermesi, Anayasa'nın 19/3 madde ile teminat olmak üzere kabul edilmiştir.
Gerçekten bu yetkinin bağımsız hâkimlere verilmesi, tutuklamanın, siyasi iktidarın aleti hâline getirilmesine mani olma açısından önemli bir teminattır. Bağımsız olmayan ve Cumhuriyet savcısının tutuklamaya karar verebilmesi bu bakımdan büyük
bir tehlike teşkil eder. Anayasa Cumhuriyet savcısının tutuklama kararı verme yetkisini bu sebeple kabul etmemektedir (Any. 19/3) .
12.7.3. Tutuklama İstemi Sonrasında Müdafin Savunma Hazırlaması
Tutuklama istendiğinde şüpheli veya sanık kendisinin seçeceği veya baro tarafından görevlendirilecek bir müdafiin yardımından yararlanır (CMK 101/3).
Bu zorunlu müdafiin savunma hazırlamak üzere soruşturma dosyasını incelemesi ve zaman kullanması gerekir. Müdafiin dosyayı incelemesi ile ilgili CMK 153 deki kısıtlama düzenlemesi 2014 yılında yürürlükten kaldırılmıştır.
Ancak müdafiin tutuklama kararı verilmesini engelleyebilmesi için, tutuklama kararı verilirken kullanılabilecek olan unsurları bilmesi ve bunları hukukî ve fiili açıdan değerlendirebilmek için gereken zamana da sahip olması lazımdır.
Bu nedenle, Dönmezer Tasarısında yer alan, fakat CMK ya alınmayan 5 günlük hazırlanma süresinin ve bu zaman zarfında şüphelinin tutuklanmadan muhafaza altında tutulması kurumunun canlandırılması gereklidir.